Kötü senaryo olarak değerlendirilen yüksek emisyon durumunda, küresel sıcaklıkların yüzde 3 artması halinde, önümüzdeki beş yıl içinde gayrimenkul piyasasından 571 milyar dolar değer kaybı yaşanacağı tespit edildi.
Bu kaybın 2050 yılına kadar 611 milyar dolara, 2100 yılına kadar ise 770 milyar dolara çıkacağı öngörülüyor.
Avustralyalıların büyük bir kısmı servetlerini gayrimenkulde biriktirmiş durumda; bu, hanehalkı varlıklarının yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor.
Ülkenin toplam gayrimenkul değeri şu anda 11,5 trilyon dolara ulaşmış durumda.
Raporda, ev sahiplerinin mülklerini korumak amacıyla alacakları sigortaların fiyatlarının artacağı ve temin edilmesinin zorlaşacağına dair karamsar bir tablo çiziliyor.
Raporda, “İklim değişikliği tüm topluluklarda artan ekonomik maliyetler doğuracak.” deniliyor.
Deniz seviyesindeki yükselme, kıyı bölgesinde sel ve erozyonu artıracak, sel ve tropik siklon etkilerini şiddetlendirecek ve aşırı olayların sıklığını artıracak.
Bu değişiklikler, sigorta maliyetlerini önemli ölçüde artıracak ve daha fazla mülkün yetersiz sigortalanmasına veya sigortasız kalmasına yol açacak.
İklim Değişikliği Bakanı Chris Bowen, raporun, Avustralya’nın ısınan gezegenin tehditlerine karşı harekete geçmesi gerektiğini gösterdiğini belirtti.
Bowen, “Emisyonları azaltmak için çalışmıyoruz; net sıfıra ulaşmanın yolu önemlidir, çünkü ülkemizin etkileri gerçektir.” dedi.
Raporun, 1.5 ve 2 derece arasındaki etki farkının Avustralya için oldukça gerçek olduğunu vurguladı.
Hükümetin, 2035 yılına kadar hedeflerini açıklaması bekleniyor.