Tal Hartuv’un göğsündeki kesik, 2010 yılında Kudüs dışındaki bir saldırıda vücuduna saplanan 18 bıçak yarasından biri. Bu saldırıda en yakın arkadaşı hayatını kaybetti.
Kesiklerin yanında, “Kalbimiz Gazze’de rehin” yazılı bir köpek etiketi duruyor. Bu, İsrail rehineleriyle Filistinli mahkumların takas edilmesi için yapılan ateşkes anlaşmasına destek sembolü olarak biliniyor.
Cuma günü, iki yıllık savaşın ardından İsrail ve Hamas arasındaki anlaşmayı kutlayanlar arasında Hartuv, serbest bırakılacak Filistinli mahkumların listesini inceledi ve Iyad Hassan Hussein Fatafta’nın adını gördü. Fatafta, ona saldıran üç kişiden biriydi ve arkadaşı Kristine Luken’in ölümünden mahkum edilmişti.
Hartuv gibi hayatta kalanlar ve saldırılarda kaybettikleri yakınların aileleri, savaş boyunca zor bir ikilemle karşı karşıya kaldı: Sevdiklerinin katillerinin serbest kalmasına izin vermeli mi, yoksa Gazze’deki rehineleri kaderine mi terk etmelidirler?
“Rehinelerimizin evlerine dönmesinin heyecanını ve umudunu hissediyorum,” diyor Hartuv, rehabilitasyon sürecinde adını değiştirdi. “Ama aynı zamanda öfkeli, ihanete uğramış ve boş hissediyorum. Bunlar birbirini dışlamaz.”
Pazartesi itibarıyla Hamas, Gazze’de tutulan 48 İsrailli rehineden kalanlarını serbest bırakmaya başlayacak; bunların yaklaşık 20’sinin hayatta olduğu düşünülüyor.
İsrail ise, aralarında ölümcül saldırılardan mahkum olan üst düzey militanların da bulunduğu yaklaşık 2000 Filistinliyi serbest bırakacak.
‘Onları geri getirmeliyiz’
22 yıl önce, bir intihar bombacısı Haifa’daki 37 numaralı otobüsü havaya uçurarak 17 kişinin, dokuz çocuğun ölümüne neden oldu. İsrail, bombacıya yardım eden beş Filistinliyi mahkum etti.
Yossi Zur, 2003 Haifa bombalamasında hayatını kaybeden 17 yaşındaki oğlu Asaf’ın babası olarak serbest bırakmalara karşı uzun süre mücadele etti. Ancak, 7 Ekim’de yaşanan olaylardan sonra, bu sefer durumu farklı değerlendirdi.
“Bu sefer savaşta rehin alınanlar nedeniyle mücadele etmek istemedim,” diyor Zur. “Onları geri getirmeliyiz.”
İsrail’in en kötü rehin krizi
7 Ekim’deki saldırıda Hamas, yaklaşık 1200 kişiyi öldürdü ve 251 kişiyi rehin aldı. İsrail’in karşı saldırısında ise, Gazze Sağlık Bakanlığı’na göre 67.000’den fazla Filistinli hayatını kaybetti.
Önceki bir ateşkes sırasında, İsrail yaklaşık 1800 Filistinliyi, 25 canlı rehin karşılığında serbest bıraktı. Bu kez, uzun süreli hapis cezası alan yaklaşık 250 mahkum ile son iki yılda Gazze’den alınan 1700’den fazla kişi serbest bırakılacak.
‘İsrail’i daha güvenli bir yer haline getirmek istiyorum’
Ron Kehrmann, 17 yaşındaki kızı Tal’in 37 numaralı otobüste hayatını kaybetmesinin ardından aktivizme yöneldi. Serbest bırakmalara karşı çıkan Kehrmann, bu durumu saldırıları önlemek için bir fırsat olarak görüyor.
Empatiyi sürdürme kararı
Hartuv, saldırganının serbest bırakılacağı haberini aldıktan sonra öfke ve ihanete kapıldığını ifade etti. Ancak rehinelerin acı veren hikayelerini hatırlamak, duygusal denge sağlamasında yardımcı oluyor.
İsrail toplumunda rehinelerin durumu üzerine odaklanmanın, eleştirilerin göz ardı edilmesine neden olduğunu belirtiyor. Hartuv, rehineler döndüğünde, karşılığında ödenen bedelin de kabul edilmesini istiyor.