Savaş uçakları, denizaltılar, kruz füzeleri ve 13 tonun üzerinde ağırlığa sahip bombalar.
ABD Başkanı Donald Trump, öncelikle diplomasiye yönelmiş olmasına rağmen, Cumartesi gecesi İran’a karşı olağanüstü bir güç kullanma kararı aldı ve rejimin önemli üç nükleer tesisini hedef aldı.
Trump, İran’ın nükleer tesislerinin “tamamen yok edildiğini” iddia etti, ancak bazı İran yetkilileri saldırıların etkisini küçümsedi; bu durum, İsrail’in 13 Haziran’daki ilk saldırısında da gözlemlenmişti.
ABD, Fordow’a altı B2 bombardıman uçağı ile toplam 12 “sığınak delici” bomba attı. Uydu görüntüleri, saldırının ardından Fordow tesisinde en az altı büyük çukur bıraktığını gösterdi.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) Başkanı Rafael Grossi, Fordow’a “doğrudan kinetik etki” olduğunu belirtti, ancak yer altı tesisine içsel bir zarar verilip verilmediğini değerlendirmek için henüz erken olduğunu ifade etti.
ABD, Natanz ve İsfahan’ı da hedef aldı. Natanz, İran’ın en büyük nükleer zenginleştirme merkezi olarak biliniyor ve burada da iki yeni çukur tespit edildi. İsfahan, İran’ın en büyük nükleer araştırma kompleksi olarak öne çıkıyor.
Saldırı sonrası, İsfahan’da 18’den fazla yıkılmış veya kısmen yıkılmış yapı uydu görüntülerinde görüldü. Albright, saldırıların zenginleştirilmiş uranyum stoklarını hedef almış olabileceğini belirtti.
Pentagon’da düzenlenen basın toplantısında Genelkurmay Başkanı Dan Caine, bir ABD denizaltısının İsfahan’daki kritik altyapı hedeflerine karşı “birden fazla Tomahawk füzesi” ateşlediğini açıkladı.
