İngiltere’nin güney kıyısında her yıl gelen sığınmacıları barındırmak için hükümet tarafından kullanılan Epping’deki Bell Hotel, yeni rezervasyon almasa da her gece dolu kalıyor.
Herkes mevcut sistemden memnun değil: Hükümet ve yerel yönetimler büyük mali yüklerin altındayken, sığınmacılar yıllarca küçük odalarda beklemek zorunda kalıyor. Epping’deki otel içinse, bazı yerel sakinler genç erkek gruplarının şehirde yaşaması nedeniyle güvensizlik hissettiklerini belirtiyor.
Geçtiğimiz ay, Etiyopyalı bir sığınmacının yerel bir okul kızına cinsel saldırıda bulunmasıyla olaylar patlak verdi. Bu kişi, diğer suçlamalarla birlikte yargılanmayı beklerken, iddiaları reddediyor.
Olay sonrası bazı sakinler otel önünde protestolar düzenledi ve bu durum şiddet olaylarına dönüştü. Ancak, yerel yönetim, otelin sığınmacılara ev sahipliği yapmasının önüne geçecek bir mahkeme kararı elde etti. Böylece, otelde yaşayan 138 kişi, gelecek ay tahliye edilecek.
Bu durum, hükümet için önemli bir sorun haline geldi. Reform UK partisinin lideri Nigel Farage, kararı kutladı ve benzer protestoların ülke genelinde düzenlenmesi çağrısında bulundu. Hükümetin, sığınmacılar için konaklama sağlama yükümlülüğü devam ederken, yerel yönetimlerin benzer davalar açması durumunda yeni barınma yerleri bulmak zorunda kalacağı öngörülüyor.
Somali kökenli sığınmacı Mohamed Khador, dört ay önce geldiği otelde yasal olarak çalışamadığını belirtiyor. Sığınmacıların çalışma haklarının 2002’de kısıtlandığını hatırlatan Khador, hayatını yeniden başlatma umudunu kaybetmeden, toplumuna katkıda bulunmak istediğini ifade ediyor.
Bell Hotel’deki 80 odanın, 12 Eylül akşamına kadar boşaltılması gerekiyor. Khador içinse bu, hayatında belirsizliğin devam edeceği anlamına geliyor.