Kanada, Birleşik Krallık ve Fransa’nın ardından Filistin devletini tanıma planına katıldığını duyuran Hazine Bakanı Jim Chalmers, Avustralya’nın bu konuda adım atmasının “ne zaman, ne de olsa” bir mesele olduğunu ifade etti.
Chalmers, bu sabah yaptığı açıklamada, bir zaman çerçevesine bağlı kalmadığını belirterek, “İsrail’in rehine serbest bırakılması ve Hamas’ın kaldırılması gibi bazı engellerin hala mevcut olduğunu” söyledi.
“Bence Avustralya’nın Filistin devletini tanıması, ne zaman sorusuyla ilgili bir mesele,” dedi.
Bugün sabah Kanada Başbakanı Mark Carney, Filistin’i Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda tanıyacağını duyurdu. Ancak bu, yönetim reformları ve Hamas’ın silahsızlandırılması şartına bağlı.
“Sivillerin derinleşen acısı, barış, güvenlik ve tüm insan hayatının onuru için uluslararası işbirliğini desteklemek için gecikmeye yer bırakmıyor,” dedi.
Carney’nin açıklaması, Birleşik Krallık ve Fransa’nın benzer taahhütleriyle örtüşüyor. Her iki ülkenin liderleri de Eylül’deki BM toplantısında Filistin devletini tanıyacaklarını doğruladılar.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Bugün acil olan, Gazze’deki savaşın sona ermesi ve sivil nüfusun kurtarılmasıdır. Barış mümkündür,” dedi.
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, “İsrail hükümeti Gazze’deki korkunç durumu sona erdirmedikçe bunu yapmayacağız,” dedi.
İsrail hükümeti, bu ülkelerin Filistin’i tanıma kararını kınayarak, bunun Hamas’ı ödüllendirmek anlamına geleceğini belirtti.
ABD Başkanı Donald Trump da benzer bir görüşü dile getirdi, “Hamas’ı ödüllendirmenin bir yolu olduğu söylenebilir,” dedi.
Başbakan Anthony Albanese, Starmer ile yaptığı telefon görüşmesinde Gazze’deki durumu ve iki devletli çözümü görüştü.
Albanese, “Hamas’ın gelecekteki bir devlette yer almamasını sağlamak için uluslararası ivmeyi kullanmanın önemini vurguladık,” şeklinde bilgi verdi.
Ancak aynı gün düzenlediği basın konferansında, Eylül için bir zaman dilimine bağlı kalmadı.
Uluslararası baskı, G7 ülkelerinin Filistin devletinin tanınması konusundaki son açıklamalarının ardından arttı.
Birleşmiş Milletler, Gaza’daki koşulların “felaket” olduğunu ilan etti ve insani yardımların kritik seviyelere düştüğünü bildirdi.
