Lloyd Olsen, Colorado’nun Fruita kasabasında, akşam yemeği için eşinin isteği üzerine bir tavuğu kesmeye karar verdi.
Olsen, beş buçuk aylık bir tavuğun başını kesti.
Genellikle başsız bir tavuk, başı kesildikten hemen sonra ölür; ancak hareket etmeye devam etmesi yaygın bir durumdur.
Fakat bu tavuk, hareket etmeyi bırakamadı ve gözleri kapalı olarak tüylerini düzeltmeye, yerden yem aramaya ve ötüş sesi çıkarmaya çalıştı.
Kesim, tavuğun başını koparmış olsa da, jugüler damarını ve beyin sapının bir kısmını sağlam bırakmıştı.
Bu kesim, tavuğun hareketlerini, kalp atışını ve diğer hayati fonksiyonlarını kontrol eden beyin bölümünü korudu.
Bir kan pıhtısı, tavuğun kan kaybından ölmesini engelledi.
Olsen, bu durumu fırsata çevirerek “Mike the Headless Chicken” adıyla bir gösteri haline getirdi.
Halk, başsız tavuğu görmek için çeyrek dolar ödeyerek büyük bir kâr sağladı.
Olsen, Mike’a süt ve suyu bir damlalıkla vermeye başladı.
Mike, Time ve Life dergilerinde yer alarak büyük bir üne kavuştu.
Tavuk, Arizona’daki bir motelde 18 ay boyunca yaşadıktan sonra hayatını kaybetti.
Mike, kendi mukusuna boğulmaya başladı ve Olsen, önceki durağında kullandığı temizlik aparatını yanlışlıkla bırakmıştı.
Olası ölüm nedeni boğulma olarak belirlendi.
Olsen, başsız tavuktan elde ettiği kazancı iki traktör ve bir saman balyası makinesi almak için kullandı.
Hayatının geri kalanını çiftçi olarak geçirdi.
Her yıl Fruita kasabası, “Mike the Headless Chicken Day” adı altında bir festival düzenliyor.
Kasabada ayrıca, bu efsanevi kuşu onurlandıran bir heykel bulunuyor.
