John Bolton, eski Trump yönetimi ulusal güvenlik danışmanı, bir hakim önünde yaptığı ilk duruşmanın ardından serbest bırakıldı. Bu dava, Cumhuriyetçi başkanın muhaliflerine yönelik yürütülen üçüncü adalet bakanlığı davası olarak dikkat çekiyor.
Bolton’a yöneltilen suçlamalar, ulusal güvenliği tehlikeye attığı iddialarını içeriyor. Bu durum, Trump yönetiminin yasaları kendi siyasi rakiplerine karşı nasıl kullandığına dair artan endişelerle birlikte gelişiyor.
Bolton, kendisine yöneltilen suçlamaların, başkana yönelik eleştirileri nedeniyle hedef alındığını belirtti ve bu durumu Trump’ın muhaliflerini sindirme çabası olarak tanımladı.
Ancak, Bolton hakkında başlatılan soruşturmanın, Trump’ın görevine başlamasından çok önce başladığı ve diğer davalara göre daha geleneksel bir yol izlediği görülüyor. Bolton, eşine ve kızına, gizli bilgileri içeren 1000 sayfadan fazla notu paylaştığı iddialarıyla karşı karşıya.
Yetkililer, bazı bilgilerin, Bolton’un e-posta hesabının İran hükümetiyle bağlantılı olduğu düşünülen kişiler tarafından hacklenmesi sonucu ifşa edildiğini belirtiyor. Ayrıca, Bolton’un evinde yüksek derecede gizli belgelerin saklandığı iddiaları da mevcut.
Adalet Bakanı Pam Bondi, yaptığı açıklamada, “Tüm Amerikalılar için bir adalet düzeyi vardır. Güç konumunu kötüye kullanan ve ulusal güvenliği tehlikeye atan herkes hesap verecektir,” dedi.
Bolton, Cumhuriyetçi dış politika çevrelerinde uzun süredir tanınan bir isim olarak, Trump yönetiminde bir yıl görev yaptıktan sonra 2019’da görevden alınmıştı. Daha sonra Trump’ı sert bir dille eleştiren bir kitap yayımladı.
Bolton’un avukatı, duruma ilişkin olarak, “Bu davanın temel unsurları yıllar önce araştırıldı ve çözüldü,” açıklamasını yaptı. Avukatı, suçlamaların, Bolton’un kişisel günlüklerinde yer alan ve yalnızca ailesiyle paylaşılan bilgileri içerdiğini savundu.