Son araştırmalar, yeni düzenlemelerin yürürlüğe girmesinden bu yana geçen 12 ay içinde, işverenlerin yarısından fazlasının çalışanlarının “bağlantıyı kesme hakkını” kullanmak için başvuruda bulunduğunu ortaya koydu.
Çalışanlar, bir yıl önce yürürlüğe giren yasalarla birlikte, mesai saatleri dışında işverenler veya üçüncü şahıslar tarafından izlenme, okuma veya yanıt verme zorunluluğundan yasal olarak korunmuş oldular.
Yapılan araştırmada, katılımcı işverenlerin %56’sı, çalışanların bu hakkı kullanmak istemesi nedeniyle resmi şikayet aldıklarını belirtirken, %15’i ise gayri resmi geri bildirim veya yorumlar aldıklarını bildirdi.
Robert Half, finans ve muhasebe, IT ve teknoloji ile insan kaynakları alanlarındaki 500 işe alım yöneticisi üzerinde araştırma gerçekleştirdi.
Küçük ve orta ölçekli işletmeler, büyük işletmelere göre çalışanlardan %11 daha fazla endişe aldı.
Batı Avustralya’daki işverenlerin %78’inin, çalışanlardan resmi şikayet alma olasılığı daha yüksekti; bunu %62 ile Queensland, %43 ile NSW ve %42 ile Victoria takip etti.
Robert Half direktörü Nicole Gorton, yerel kültürel normlar ve sektörel dinamiklerin, yasanın farklı bölgelerde nasıl karşılandığı üzerinde etkili olduğunu ifade etti.
Anket, işverenlerin %93’ünün çalışanlarının bağlantıyı kesme hakkını desteklemek için en az bir önlem aldığını ortaya koydu.
Gorton, işverenlerden gelen olumlu geri dönüşlerin, bağlantıyı kesme hakkının kültürel değişim için bir katalizör haline geldiğini gösterdiğini belirtti.
Yasa, işletmelerin iç süreçlerini, çalışanları için daha sağlıklı ve sürdürülebilir çalışma ortamları oluşturacak şekilde aktif bir şekilde uyarlamalarına neden oldu.
Buna ek olarak, işverenlerin %59’u çalışanların mesai sonrası iletişim konusundaki tutumlarının değiştiğini hissettiklerini bildirdi.
Daha da fazlası olarak, %77’si çalışanların refah ve iş-yaşam dengelerinde iyileşmeler gözlemlediklerini belirtti.
Bağlantıyı kesme hakkı, çalışanların işten sonra daha sağlıklı sınırlar belirlemelerine olanak tanıyarak ‘her zaman açık’ kültürüne meydan okudu.
Bu hak, uygun koşullarda, çalışanların mesai sonrası iletişime katılmayı reddetmelerine izin veriyor.
İşverenler, bu haklara aykırı hareket ederse, talepleri reddedildiği takdirde 18,000 dolara kadar ceza alabilirler.
İstihdam Bakanı Murray Watt, teknolojinin, kişisel zamanın anlamını çarpıttığını belirtti.
Watt, “Çalışanların, iş günlerinin ardından e-postalarına ve telefonlarına bağlı kalma baskısı hissetmesi yaygın bir durum” dedi.
“Çalışanların, ücretsiz mesai yapma zorunluluğu olmamalıdır.” ifadesinde bulundu.
“Bu hak, işverenlerin veya çalışanların birbirleriyle iletişim kurmasını engellemiyor. Çoğu durumda, bir çalışanın işine döndüğünde yanıt vermesi gerektiği anlamına geliyor.”