HG Wells’in bilim kurgu romanı “Dünyalar Savaşı”nın gerçekçi bir radyo tiyatrosu uyarlaması, 30 Ekim 1938’de yayımlandığında büyük bir paniğe neden oldu.
Bu yayın, genç sanatçı Orson Welles tarafından gerçekleştirildi ve dinleyicilerin yaşananların gerçek olduğuna inanmasıyla kitlesel bir heyecan yarattı.
Radyo oyunu, gezegenimizi işgal eden Marslılar hakkında bir acil durum haberi olarak sunuldu.
Gazeteler ertesi gün, dinleyicilerin gerçek bir haber yayınına inandığına dair korkularını aktardı.
The Washington Post, program sırasında bir adamın kalp krizi geçirerek öldüğünü bildirdi.
Diğer gazeteler, sokaklarda panik halinde koşan insanların ve Ulusal Muhafızların toplandığını yazdı.
Ancak, popüler kültüre giren bu histerinin büyük ölçüde abartıldığı ortaya çıktı.
Söz konusu panik, gazetelerin radyo gibi rekabetçi bir medyayı hedef almasıyla ortaya çıkan kurgulardan ibaretti.
Yine de, 23 yaşındaki Welles, ertesi sabah bir basın toplantısında özür diledi.
Okyanus ötesinde, Adolf Hitler bu durumu demokrasinin çürümüşlüğü olarak nitelendirdi.
Birkaç hafta içinde yapılan anketlerde, Amerikalıların büyük bir kısmı programı dinlediklerini ve alarmda olduklarını belirtti.
Ancak, dinleme oranları, nüfusun yüzde iki’sinden daha azının bu yayını takip ettiğini gösterdi.
Radyo yayını, Edgar Bergen ve kuklasının yer aldığı Chase and Sanborn Hour programı tarafından geride bırakıldı.
Ancak, on bir yıl sonra, bir İspanyolca yayın, Şubat 1949’da Ekvador’da gerçek bir paniğe yol açtı.
Halk, aldatıldıklarını anladığında isyan etti ve radyo istasyonunu ateşe verdi; en az yedi kişi yaşamını yitirdi.
Bu radyo oyunu, Welles’i bir gecede ünlü yaptı ve ertesi yıl Hollywood’da önemli bir sözleşme imzaladı.
İlk filmi “Citizen Kane”, tüm zamanların en etkili filmi olarak kabul ediliyor.
Başlangıçta Welles, basının bu paniği nasıl abarttığından rahatsızdı; fakat zamanla, o geceye dair olayları en coşkulu şekilde abartan kişi haline geldi.




