İngiltere’de pandeminin başında uygulanan kısıtlamaların gecikmesi, COVID-19’un ilk dalgasında 23,000 ölümle sonuçlandığına dair hükümet yanıtları üzerine yapılan bir soruşturmada ortaya çıktı.
Eski başbakan Boris Johnson, BBC’nin haberine göre, virüsün ciddiyetini kavrayamadığı ve tepki olarak “çok geç” davrandığı için eleştirildi.
Pandeminin ilk aylarında, İngiltere’nin küresel standartlarda yavaş hareket ettiği belirtildi.
Raporda, eğer 16 Mart 2020’den önce sosyal mesafe ve semptom gösterenlerin evde izole edilmesi gibi gönüllü önlemler alınmış olsaydı, kısıtlamaların önlenebileceği ifade edildi.
Johnson hükümetinin kritik bir haftada sergilediği kararsızlık, kısıtlamaların kaçınılmaz hale gelmesine ve İngiltere’de 23,000 daha fazla ölüm yaşanmasına yol açtı.
Soruşturma başkanı Baroness Hallet, İngiltere, Galler, İskoçya ve Kuzey İrlanda’nın hükümetlerini eleştirirken, Johnson’ı “kaotik bir kültür” yönetmekle suçladı.
Başbakanlıkta sık sık değişen kararlar, İngiltere’de ikinci kısıtlamanın ancak Kasım 2020’de uygulanmasına ve virüsü kontrol altına almak için çok geç kalınmasına neden oldu.
Hükümetin yavaş tepkileri, eski sağlık bakanı Matt Hancock da dahil olmak üzere kabine üyeleri ve bilim insanları tarafından eleştirildi.
Ayrıca, kısıtlamaları ihlal eden politikacıların ve danışmanların, kamu güvenini sarstığına dikkat çekildi.
Öne çıkan isimlerden biri, Johnson’ın yakın danışmanı Dominic Cummins’in Londra’dan kuzeydoğu İngiltere’ye yaptığı seyahat oldu.
Soruşturma, hükümetin aşılamadaki “olağanüstü” başarısını ve savunmasız grupların aşılamaya öncelik vermesini de takdir etti.




