Askeri gazilerden Rick Rescorla, askerliğini bitirip emekli olduğunda en karanlık günlerini geride bıraktığını düşünüyordu, ancak bu durum 11 Eylül 2001’de değişti.
Büyük Britanya’da doğan Rescorla, uzun ve onurlu kariyeri boyunca hem İngiliz hem de Amerikan ordularında görev yaptı.
Savaşın en kanlı dönemlerinden biri olan Vietnam Savaşı sırasında, Ia Drang’da gösterdiği olağanüstü liderlik sayesinde “Hard Core” lakabını aldı. Hem sertliği hem de komutasındaki askerlerine olan şefkatiyle tanınıyordu.
Rescorla’nın hava indirme biriminden gaziler, onun savaşın en zor anlarında Welsh marşı “Men of Harlech”i söyleyerek askerlerini cesaretlendirdiğini hatırlıyor.
Vietnam çatışmasında, elinde bayonetle ilerleyen yaşlı bir Rescorla’nın fotoğrafı, bu dönemin simgelerinden biri haline geldi.
Ancak 11 Eylül’de Dünya Ticaret Merkezi’ne girdiğinde, askeri tecrübelerinden faydalanacağını ve bu günün son günü olacağını bilmiyordu.
O gün Morgan Stanley bankasında üst düzey güvenlik yetkilisi olan Rescorla, dev gökdelenin potansiyel bir terör hedefi olabileceği konusundaki endişelerini daha önce dile getirmişti.
1993’teki terörist saldırısında altı kişinin hayatını kaybettiği olayda görev yapmıştı. Morgan Stanley yöneticilerine gökdenden çıkmaları için yaptığı uyarılar dikkate alınmamıştı; bu yüzden bir acil tahliye planı hazırladı.
11 Eylül sabahı 08:46’da, ilk kaçırılan uçak Dünya Ticaret Merkezi’nin Kuzey Kulesi’ne çarptığında, Rescorla Güney Kulesi’ndeki ofisinden bunu izliyordu.
New York Liman İdaresi’nin binayı terk etmeme duyurusunu göz ardı eden Rescorla, çalışanları tahliye etmeye başladı.
Bir megafon alarak, 2687 Morgan Stanley çalışanı ve 250 ziyaretçinin tahliyesini denetlemek için acil merdivenlerde durdu.
Hayatta kalanlar, Rescorla’nın duman ve alevler arasında “Men of Harlech”i söylediğini hatırlıyor.
Güney Kulesi’ndeki tahliye başarılı bir şekilde tamamlandığında, Rescorla’nın alandan ayrılması beklenebilirdi. Ancak o, alevlerin içine geri dönmeye karar verdi ve bir hayatta kalana “O çığlıkları duyuyor musun? Yukarıda daha fazla insan var. Onları çıkarmama yardım etmeliyim.” diyerek yola çıktı.
Son olarak, 10. katta, Güney Kulesi’nin 09:59’da çökmeden önce yukarı doğru ilerlerken görüldü. Onun kalıntıları asla bulunamadı.
Üç hafta sonra, ölü ilan edildi.