Paris’teki Louvre müzesinde yaşanan mücevher hırsızlığı olayında iki şüphelinin “kısmen” katılımlarını kabul ettikleri ve dünyanın en çok ziyaret edilen müzesine zorla girdikleri düşünülüyor. Bu bilgiyi Paris savcısı Laure Beccuau bir basın toplantısında açıkladı.
Beccuau, şüphelilerin organize çeteler tarafından işlenen hırsızlık ve suç örgütü kurma suçlamalarıyla karşı karşıya olduklarını ve geçici olarak gözaltında tutulacaklarını belirtti. Şüphelilerin ifadeleri hakkında detay vermedi.
Hırsızlar, 19 Ekim’de değeri 88 milyon euro (135 milyon dolar) olan mücevherleri almak için sekiz dakikadan az bir süre harcadı. Mücevherler, hırsızların bir pencereyi zorla açıp, güç aletleriyle vitrinleri kesmesiyle çalındı.
Bir şüpheli, 2010’dan beri Fransa’da yaşayan 34 yaşında bir Cezayir vatandaşı. Diğer şüpheli ise 39 yaşında ve Aubervilliers’deki evinde yakalandı. Beccuau, bu kişinin ülkeden ayrılma niyetine dair bir kanıt olmadığını ifade etti.
Mücevherler henüz geri bulunamadı. Beccuau, “Bu mücevherler artık satılamaz durumda… Onları satın alan kişi, çalıntı malı gizlemekten suçlu olur,” uyarısında bulundu.
Fransız polisi, Louvre’un güvenlik önlemlerinde önemli eksiklikler olduğunu kabul etti. Paris Polisi Şefi Patrice Faure, müzenin yaşlanan sistemlerinin güvenlikte zayıf noktalar oluşturduğunu bildirdi.
Ayrıca, müzenin güvenlik kameralarının işletim izninin Temmuz ayında sona erdiği ve yenilenmediği belirtildi. Faure, hırsızlık sonrası polisin olay yerinde bulunma süresinin ilk tespit aşamasında geciktiğini vurguladı.
Hırsızlık, müze güvenliğinin yetersizliğini gözler önüne sererken, kültürel mirasın korunması konusunda da ciddi bir sorgulama başlattı.




