ABD donanma varlıkları, Venezuela kıyılarında yoğunlaşırken, Başkan Donald Trump yönetimi, bu sahillerden kalkış yapan iddia edilen “uyuşturucu botlarını” imha ettiklerini öne sürüyor.
Trump, Venezuela’da “kara saldırıları” düzenleme niyetinde olduğunu ima etmiş ve Beyaz Saray, bu yılın başlarında, Venezuelalı petrolü ithal eden herhangi bir ülkeye yüzde 25 gümrük tarifesi uygulamakla tehdit etmişti.
Güney Amerika’daki bu gelişmelerin arka planında neler yatıyor ve Trump neden bu kadar öfkeli?
Son iki ayda ABD askeri, Karayipler’de önemli sayıda asker, deniz ve hava varlıklarını bir araya getirerek Venezuela kıyılarında eğitim görevleri gerçekleştirdi. Puerto Rico’daki, yıllardır kapalı olan bir askeri üssü yeniden açtı ve Venezuela ile Kolombiya’dan gelen uyuşturucu kaçakçılarına ait hızlı botlara saldırdı.
ABD, şu anda dünya genelinde konuşlandırılan deniz varlıklarının önemli bir kısmını Güney Komutanlığı’na kaydırdı. Bu varlıklar arasında 22. Deniz Piyade Tümeni ile birlikte 4,500’den fazla denizci ve deniz piyadesi, üç güdümlü füze destroyeri ve bir saldırı denizaltısı yer alıyor.
Aynı zamanda, Puerto Rico’ya 10 adet F-35 savaş uçağı ve en az üç MQ-9 Reaper insansız hava aracı konuşlandırıldı.
Trump yönetimi, askeri varlığın uyuşturucu kaçakçılığına karşı bir kampanya kapsamında olduğunu belirtse de, uzmanlar ABD’nin Venezuela’ya doğrudan bir müdahale gerçekleştirecek kadar askeri güce sahip olmadığını vurguluyor. Maduro ise, askeri güçlerini yeniden konumlandırarak ve “milyonlarca” milis mobilize ederek ABD’nin faaliyetlerine karşılık verdi.
Bu süreçte Trump yönetimi, Maduro’yu devirmek amacıyla baskı kampanyasını artırdığını kabul ediyor. Ancak şu ana kadar doğrudan bir askeri müdahale kararı alınmadı. Maduro, Trump yönetimini Venezuela’nın zengin petrol kaynaklarına kontrol sağlamaya çalışmakla suçluyor.
